
Bizim oğlanlar Kaan ile Anıl sözbirliği edip gidip iki tane hamster almışlar. Evde bir telaştır başladı. Uzun zamandır küçük kedimiz kaan eve bir hayvan almakta ısrar ediyordu ama biz bir türlü evet diyemiyorduk. Bu sefer bize emrivaki yaptılar belkide annesi ile işbirliği yapıp bana komple kurdular anlamadım. Böylelikle ıkı tatlı cüce hamster (yani bir farecik, bir küçücük farecik)çiftimiz oldu. Tabi bu mutlu çiftin isimlerini koymakta bizim kaanımıza kaldı. İsim babaları olarak kaan onlara Anıl ve Zalla ismini verdi. Bu kadar birbirine yakın olduklarından mıdır bilinmez abisi ve kız arkadaşının ismini vermişti. Buraya kadar her şey güzeldi. Ta ki dün okuldan gelen kaan koşarak bir sevinçle yanıma gelip
-baba baba buna inanamayacaksın. (gözlerindeki sevinci unutamamıyorum.)
- ne oldu oğlum, dedim.
- biliyor musun? Hamsterlarımızın yavruları olmuş hemde üç tane.
Evet korktuğumuz başımıza geldi. Bir hafta olmadan hamster sayımız beş oldu. Zaten bir hamsterımız biraz şişmanca gibi görünüyordu ve sonucu bu oldu. Buna bütün aile çok sevindik. Böylelikle hamster nenesi dedesi olmuştuk.
Şimdi evin içinde bir telaş bir telaş bunların isimleri ne olacak. Tabi birinin ismini kaan yine buldu. Sevgi koydu diğerlerine teklifleri bekliyoruz. Tabi şimdilik bütün bu olanları Hayruşa söylemedik ya da bütün hikayeyi anlatmadık. Tabi Hayruş bunları duyunca tepkisini şimdiden tahmin ediyorum. Ama sonuçta o da bir hayvan sever. Hayvanları seven insanları zaten seviyor. Çünkü hayvanlar kendilerine sevgi ile yaklaşanlara pek zarar vermezler. İnsanlar bunun dışında tabii.
Ingen kommentarer:
Send en kommentar